SUBJECT PRONOUNS

PRONOUNS

İsimlerin yerine kullanılan sözcüklere zamir ( pronoun )denir. Cümle içerisinde özne ya da nesne yerine geçebilir, aitlik anlamı verebilir ya da öznenin kendi yaptığı işten etkilendiğini ifade edebilirler. Zamirler; subject pronouns, object pronouns, possessive pronouns, possessive adjectives ve reflexive pronouns olarak beşe ayrılır.

SUBJECT PRONOUNS

I ( ben )

YOU ( sen )

HE ( erkekler için ‘o’ )

SHE ( kızlar için ‘o’ )

IT ( cansız varlıklar için ‘o’ )

WE ( biz )

THEY ( onlar )

Cümlede özne yerine kullanılırlar. Ayrıca, daha önceden bahsedilen ve bu nedenle bilinen öznelerden bahsederken kullanılırlar.

  • I know him. ( Ben onu tanıyorum.)
  • Mike is sick. He will be away for a few days.( Mike hasta. O birkaç gün uzak olacak.)
  • She lives in İstanbul. (O İstanbul’da yaşar.)

Özneler,bağlaçlarla birleştikleri zaman da öznedirlerdir. Cümle içerisinde ‘and’ , ‘or’ , ‘but’ ile birlikte birden fazla sözcüğün özneyi oluşturabileceği unutulmamalıdır. Dolayısıyla bu sözcüklerden bazılarının zamir olması bir şey değiştirmeyecektir.

  • My friend John and … decided to stay at home instead of going out last night. (Arkadaşım John ve ben dün gece dışarı çıkmak yerine evde kalmaya karar verdik).
  • a) I ( doğru)
  • b) me ( yanlış)

‘One’ , ‘You’ , ‘They’ şahıs zamirleri insanlardan genel anlamda bahsetmek istendiğinde kullanılabilir.

  • One/You cannot learn a foreign language in three months. (Birisi/ Sen üç ayda yabancı bir dil öğrenemez/ öğrenemezsin.)
  • They say one apple a day prevents cancer. (Onlar günde bir elmanın kanseri engellediğini söylüyorlar.)
  • One shouldn’t believe everything that one watches on TV. ( Biri televizyonda izlediği her şeye inanmamalıdır.)

‘ One’ özne veya nesne olabilir. “ One’s” şeklinde sahiplik eki alabilir. Reflexive pronoun( dönüşlülük zamiri) hali “oneself” şeklindedir.

  • She talks to one like a professor. (O profesör gibi biriyle konuşur.)
  • One’s family must always come first. ( Birinin ailesi hep öncelikli olmalıdır.)
  • One should always give oneself some time to make important decisions. (Biri her zaman önemli kararlar almak için kendine biraz zaman vermelidir.)

Bazı nesneler ve soyut kavramlar “she” zamiriyle ifade edilebilir. Örneğin bir ülke, gemi ya da aşk sözcüğü gibi soyut bir kavram “she” zamiri alabilir. Ancak modern İngilizce’de “it” zamiri daha yaygındır.

  • One of the things that made the Titanic so fascinating was that she represented the best of technology when she set sail on her ill-fated voyage in 1912. (Titanic’i büyüleyici yapan şeylerden biri o 1912’de bahtsız yolcuğuna yelken açtığında en iyi teknolojiyi temsil etmesiydi.)

Özellikle cümle tamamlama sorularında, verilen kısımda geçen bir kurum, kuruluş ya da birden çok kişinin bir araya gelmesiyle oluşturulan takımlara, ekiplere ve gruplara cümlelerin devamının sorulduğu kısımlarda “ they” zamiriyle gönderme yapılabilir.

  • Naturally, the police need to know as much as possible… .( Doğal olarak, polisler asıl veya şüpheli suç faaliyetiyle başa çıktıklarında mümkün olduğu kadar çok şey bilmeleri gerekir.)
  • a) when they deal with actual or suspected criminal activity ( doğru )
  • b) once he takes the case ( yanlış )

“It” ifadesi özne zamiri olarak, sadece belirli şeylerin isimlerine gönderme yapmaz, aynı zamanda “it” özne zamirini biz “nothing, anything,everything” gibi “ indefinite( belirsiz)” zamirler dediğimiz ifadelere gönderme yapmak için de kullanabiliriz.

  • Nothing happened,did it ? ( Hiçbir şey olmadı, değil mi ? )
  • Everything is OK, isn’t it ? ( Her şey tamam, değil mi ? )

“It” özne zamiri aynı zamanda bütün bir gerçekliğe, olaya veya duruma gönderme yapabilir.

  • Our bags were stolen. It totally ruined our vacation. ( Bizim çantalarımız çalındı. O tamamen tatilimizi mahvetti.)
  • I did my best to rescue the boy, but it wasn’t enough. (Ben çocuğu kurtarmak için elimden gelenin en iyisini yaptım, ama o yeterli değildi.)
  • It’s so bad; everybody is ill, and the central heating is out of order. ( O çok kötü; herkes hasta, merkezi ısıtma bozuk.)

Zamana, havaya, sıcaklığa ve mesafelere gönderme yapan ifadelerle birlikte belirli herhangi bir ismin yerine geçmeyen, sadece yapısal olarak kullanılan “empty subject” dediğimiz “it” zamirini kullanırız.

  • It’s five o’clock. (Saat 5.)
  • It’s been raining all day. ( Bütün gün yağmur yağıyor.)
  • It’s five kilometers to the nearest police station. ( En yakın polis karakolu 5 kilometre.)
  • It’s Saturday again. ( Yine cumartesi.)
  • It’s twenty degrees. (20 derece.)

“We” ve siz anlamına gelen çoğul “You” (diğerlerinin hiçbiri olmaz) isimlerden önce doğrudan getirilebilir.

  • We men know things that you women will never understand. (Biz erkekler siz kadınların asla anlayamayacağı şeyleri biliyoruz.)

Geleneksel olarak İngilizce’de bir kişinin cinsiyeti bilinmediğinde veya erkeklere de kadınlara da yorumlanabilecek göndermelerde he kullanılmıştır.

  • If a student wants to apply for the scholarship, he must send his CV first. ( Eğer bir öğrenci bursa başvurmak istiyorsa o ilk önce CV’ni göndermelidir.)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.